Burası Amerika
Temel Dallas'daki kuzeni Dursun'u görmeye gitmis. Dursun Temel'i havaalaninda karsilamis. Beraberce disari çikmislar. Temel bir bakmis 10 metre boyunda bir limuzin! "Uyyy, amma da büyük bu, da!"
Dursun hafifçe gülmüs.
-"Temelim burası Amerika! Bura da herbirsey büyük!"
Yola çikmislar, Dursun'un çiftliğinin kapisindan içeri girmisler. Git git bir türlü eve varmiyorlar. Temel saskinlik içinde:
-"Uyy, amma da büyük çiftlik daaa!"
Dursun gene hafifçe gülmüs.
-"Temelim burası Amerika! Burada herbirsey büyük!"
Neyse, aksam olmus, yemek salonuna geçmisler. Salonun ortasinda kocaman bir masa. Bir ucunda Temel bir ucunda Dursun. Temel Dursun'u taa uzaktan zor seçiyor.
-"Uyy!" diye bağarmis. " Amma büyük masa, da!"
Dursun'un sesi gelmis
-"Temelim burasi Amerika! Bura da herbirsey büyük!"
Yemekten sonra Temel'in tuvalete gitmesi gerekmis. Dursun:
-"Temel'im, alt kata in, soldan üçüncü kapi" diye tarif etmis. Temel alt kata inmis ama sol yerine sagdan üçüncü kapiya girmis. Orasi evin havuzunun oldugu yermis.Her yer karanlik oldugu için Temel elektrik düğmesini ararken havuza düsmüs. Can havliyle bağırmaya baslamis:
-"Sifonu çekmeyiiin!!Sifonu çekmeyiiin da ! "
Adanalı ile Kayserili
İki tane çiftçi, biri Adanali, digeri Kayserili... sohbet ederken, tabi haliyle zenginlikleriyle övünecekler... Kayserili tarlalarinin çoklugundan, isçi yetistirememekten, ürünlerin her sene telef olmasindan bahsedince Adanali atlıyor:
- "Benim çiftlikte, sabah günes dogmadan biniyoruz arabaya, aksam oluyor, biz hâlâ çiftliğin öteki ucuna yetisemiyor oluyoruz, çaresiz geri dönüyoruz".
Kayserili de hiç bozuntuya vermeden lafı yapistiriyor:
-"Yahu bizim de vardı öyle bir arabamiz ama geçen sene sattik, illet onlarla yolculuk ya..."
Avcı Temel
Dört kişilik avcı grubu, tecrübeli avcı Temel'in önderliğinde ormanda ilerlemektedirler. Karşılarına küçük bir delik çıkar. Temel yatın yere tavşan deliği! Bütün avcılar yere yatarlar. Gerçekten bir müddet sonra delikten tavşan çıkar. Avcılar hemen vururlar.Tekrar yürümeye başlarlar. Bir süre sonra büyük bir delik çıkar karşılarına. Temel: "Yatın yere, tilki deliği!" Yatarlar. Biraz sonra tilki çıkar onu da vururlar. Tekrar yürürler.Bu defa daha büyük bir delik çıkar. Temel:" Yatın yere ayı ini", Yere yatarlar ve çıkan ayıyı vururlar. İyice keyiflenen avcılar yürümeye devam ederler. Kısa bir zaman sonra kocaman bir deliğin başında dururlar. Acemiler hep birden Temel'e bakarlar. Temel:"Uşaklar ne çıkacağunu bilmeyrum. Ama yatın ne çıkarsa bahtumuza!" Ertesi gün gazetelerde:
-Dört avcı tren altında can verdi...
Alkol Kontrolü
Trafik memurları bir gün, trafik kontrolü yapıyorlarmış. Karşıdan gelen Temel ile Fadime’yi gören komiser hemen arabayı durdurmuş. İkisini de emniyet kemeri takılmış görünce,
- Ya beyefendi bu gün yaptığımız kontrolde tek emniyet kemerini takan çift sizsiniz, bu yüzden size 500 milyon ödül veriyoruz der. "Ama merak ettik bu parayla ne yapacaksınız. Temel sevinçle
- "Ne yapacağım hemen gidip kendime bir ehliyet alacağum der. Komiser şaşkın şaşkın
- "Ne ehliyetiniz yok mu der, Fadime olayı toparlamak için, kusura bakmayın memur bey Temel içince ne dediğini bilmez” der. Komiser daha da şaşkınlıkla
- "Ne bir de içkili misiniz diye haykırır. Arkadan yaşlı adam öne atılır ve
- "Ben demiş idum çalıntı arabayla yola çıkmayalum başumuza bi iş gelir diye. Komiser neye uğradığını şaşırmışken, bagajdan atlayan İdriste koşa koşa gelerek
-"Ne oldi geçtuk mi sınırı"der.
Aynı yerde
Temel uzun zamandir görmedigi arkadasi Cemal'le Istanbul'da karsilasinca :
- Usak nasilsun pakayum?
- Iyiyum...
- Çocuklarin nasildur?
- Onlar da iyidur.
- Peki karin nasildur?
Temel böyle sorunca Cemal'in birden yüzü degisir...Temel arkadasinin karisinin geçen yil öldügünü hatirlayip hemen söyle der:
- Yani hala ayni mezarda mi yatiyii?
Temel Dursun'a misafirliğe gitmiş. Fakat bi zaman sonra bardaktan boşanırcasına yağmur yağmaya başlamış. Dursun :
- "Temel bu akşam gitme, çok yağmur yağıyor. Burda kal yarın gidersin.Yoksa çok ıslanırsın" demiş. Temel kabul etmiş. Bir ara Temel ortalıktan kaybolmuş. Sonra kapı çalmış. Kapıyı açan Dursun Temel'i sırılsıklam karşısında görünce şaşkın bi halde sormuş:
- Ula Temel bu ne hal? Temel de :
- "Haçan pijamalarımı almağa cittum da " demiş.
T.H.P
Temel sabah uçağı ile parise gidiyor. İşlerini tamamlayıp akşam uçağı ile İstanbul'a dönmek istemekte...aksilik uçagi kaçırır. Saat 23.30 de lüks bir otelin yolunu tutar.Odasına çıkıp uyur. Sabah saat 7'de resepsiyona gidip hesabını sorar.Eline bir fatura uzatırlar Temel şaşırır.Ulan bir başımızı koyduk ve kalktik 400 dolar... Olurmu. der.
- Ama efendim hizmetlerimiz var.
Temel faturaya bakar T.K.P 100$
- T.K.P ne?
- Tenis kortlarını kullanma parası.
Ben kullanmadım ki der temel.
- Kullansaydınız efendim 6 tane kortumuz var der
Resepsiyon memuru yine bakar H.K.P 150$
- Bu ne?
- Havuzu kullanma parası
- Kullanmadim ki der temel. Resepsiyon memuru gayet sakin bir şekilde kullansaydiniz 3 tane havuzumuz var 2 tanesi olimpik.
Temel çok sinirlenir ve hemen bir kalem ister. Faturanın altına aynen sunu yazar.T.H.P 500$. Ve resepsiyon memuruna uzatır:
- Ver bakalım 100$ sizinde bana 500$ borcunuz vardır, der Temel. Resepsiyon memuru şaşırır.
- T.H.P ne oluyor?
-Temeli Halletme Parası.
-Aman efendim olurmu öyle şey estağfurullah. der resepsiyon memuru.Kardesim Temel burdaydı halletseydiniz bütün gece...
Laz olduğun için
Temel ilkokulun 1.sınıfına başlar,ilk gun koşa koşa eve gelir ve annesine Anne anne! öğretmen bugün okulda sayıları oğretti, herkes 9'a kadar sayabildi ben tam 14'e kadar saydım , laz olduğum için mi ?Annesi: Evet yavrum laz oldugun için. Temel cok sevinir,
2.gun okula gider ve yine koşa koşa gelir ve annesine :
-Anne anne! öğretmen okulda alfabeyi öğretti, herkes d'ye kadar öğrendi ben h'ye kadar öğrendim laz olduğum için mi? der
Annesi: Evet yavrum laz olduğun için. Temel artık yerinde duramaz ertesi gun okuldan acayip mutlu bir şekilde gelir ve annesine :
-Anne anne bugun okuldaki arkadaslarımla boylarımızı karşılaştırdık,herkesinki 80-90 cm benimki 160 cm. laz olduğum icin mi? der
Annesi: Hayir yavrum onlar 6 yaşında sen ise 16 yaşında olduğun için.
Yardım
Temel ıssız dağlarda gezerken ayağı kayar ve bir uçurumdan asağı düşerken, yamaçtan dışarı doğru büyümüş bir ağaca zorlukla tutunur.Tek eli ile asılı vaziyette başlar bağırmaya "KİMSE YOK MİDUUUURKİMSE YOK MİDUUUUR!"yakınlarda sesini duyacak kimse yoktur. Temel saatlerce aynı pozisyonda bağırmaya devam eder."KIMSE YOK MIDUUUUR ! KIMSE YOK MIDUUUUR!"Aslen keyfine düşkün olan bu kulunun zor durumunu ve feryatlarını duyan Tanrı dayanamaz ve gök gürlemesini andıran bir ses duyulur:
-"EEEY KULUM TEMEL SEN DE BİLİYORSUN BUGÜNE KADAR BENİM EMİRLERİME PEK RİAYET ETMEDİN, RAKI İÇTİN, KUMAR OYNADIN, BAŞKASININ MALINA GÖZ DİKTİN, ÇAPKINLIK YAPTIN. ANCAAAAK ŞU HALİNE DAYANAMADIM VE SANA BIR SANS DAHA VERMEK İSTERİM. EĞER İYİ BİR KUL OLMAYA SÖZ VERİRSEN SENİ KURTARACAĞIM!"
Ses kesilir. Bir sure daha sessiz kalan Temel başlar tekrar bağırmaya:
-"BAŞKA KİMSE YOK MİDUUUUUR! BAŞKA KİMSE YOK MİDUUR!"
Zengin
Temel son işinde nihayet başarılı olmuş, para kazanmış.
-Temel zengin oldun ama borçlarını ödemiyorsun neden ? diyenlere Temel'de
- Zengin oldu da değişti demesunler diye demiş.
Marangoz
Marangoz Temel'in başına bir iş kazası gelmiş.Kulağı kopmuş.Hastaneye kaldırmışlar.Kulağını dikecekler.Şiddetle itiraz ediyormuş.
- Bu benim kulağum değildur."
Merak edip sormuşlar nerden anladın diye.
- Benimkinin ardında bir kurşun kalem var idu" demiş..
Yol Tarifi
Bir tır şöförü kaza yapmış.Temel'in evinden içeri girmiş.
- Yolumu şaşırdum da Rize'ye nasul cideceğum? demiş.Temel'de ,
- Koridoru keceyisun, salondan sağa .sapayisun, tümdüz cideyusun.
TEMEL CATIDA
Bizim temel kiremitleri onarirken catidan dusmus.Bunu goren komsulari kosturup gelmisler olay mahalline... Temel ustunu basini temizlemeye koyulmus... akabinde komsulardan biri sormus " ula usagum nooldi da?" Temel :
-"Valla ben de nooldugini bilmeyrum yeni geldim da"
Kola Makinası
Temel kola makinalarinin birinin karsisina geçmis, jeton atip kola aliyormus.jeton atip kola aliyomus jeton atip kola aliyomus. Yanina kendi halinde bir adam gelmis ve;
- ' ha Temel ne yapiyursun da' demis. Temel'de;
- ' Karisma usağum sansim yaver gideyur' demis.
DALGINLIK
Tabiat bilgisi öğretmeni hayli dalgındı. O gün öğrencilerine elektrik akımının bir kurbağa üzerindeki etkisini göstermek istiyordu.
--"Bunun için sizlere çok yakından tanıdığınız bu sevimli hayvanlardan bir tane getirdim " dedi.. çantasını karıştırdı ve çıkara çıkara bir sosisli sandviç çıkardı. Şaşkın şaşkın sandviçe baktıktan sonra şöyle mırıldandı:
--"Allah ! Allah! Peki, ama ben bu sosisli sandviçi saat 10:00'da yememiş miydim?"